3 Mayıs 2009 Pazar

Dünyanın En Serbest Şiiri

Ah sevgilim anlamalıydım
Anlamak istemedim belki de
“Iyyy ben kokoreç yemem” dediğinde
Senden bana yar olmayacağını
Seni de suçlayamam aslında
İstanbul’daki kokoreçler bok gibi
Denizli’deki Şampiyon’a gitseydik
Bir yarım yanına da şalgam içseydin
O zaman kokoreçi de beni de severdin
Hep bu kahpe şehrin yüzünden
Uyuyamaz oldum geceleri adını sayıklamaktan
Biraz da karnım ağrıyor ondandır belki
Ataman’a dedim geçen, anlar böyle işlerden
Sağlıklı yaşam, outdoor falan, kral çocuktur
“Kekik suyu iç abi” dedi
Kekiğin suyu mu olur lan diye düşündüm
Ananeme sordum kekik suyu var mı diye
80 yaşında kadın o bile ilk defa duymuş hayatında
Nane limon kaynatayım onun yerine dedi
İçtim ama bir sikim değişmedi sevgilim
Ben de gittim en yakındaki baharatçıdan kekik suyu aldım
Böyle görmen lazım, yeşil birşey bekliyordum ama sidik gibi rengi
Bir yudumdan sonra anladım ki içilcek şey değil
Ama mecburdum, karnım dört gündür ağrıyordu
Karaciğerimin ırzına geçerek bir fincanı zor bitirdim
Damağımda hala berbat tadı, kekikten tiksindim
Güzel birşey olsa Ataman söylemezdi zaten
Evlerine kalmaya gitmiştim bir kez açtı karnım
Annesi birşey koydu önüme, böyle sarı-yeşil arası
Ne olduğunu çözemedim, Endonezya yemeği miymiş neymiş
İsmi de acayip, hiç gözüm tutmadı yemeği
Ama yemek zorundaydım bi tanem, ayıp olurdu yoksa
Tadına bakmak amacıyla azıcık ucundan aldım
Hareket ediyordu çatalımdaki yemek
Boğazımdan zor geçirdim, salyangoz gibiydi tadı
Ekmeği bol yiyeyim bari tadını bastırır diye düşündüm
Çiğdem Teyze dedim, Ataman’ın annesi
Ekmek alabilir miyim
Önüme tanımlanamayan bir cisim koydu
Ya şey ben ekmek istemiştim dedim
Ekmek çocuğum o dedi
Kendileri yapıyorlarmış evde, ama köy ekmeğine de benzemiyor
Gene kesin sikindirik bir ülkenin tarifidir
Normal ekmek yok mu dedim
Normal derken dedi Çiğdem Teyze
Ya insanların yediğinden işte dedim
Bozuldu Çiğdem Teyze
Biz insan değil miyiz der gibi baktı
Gözlerimi kaçırdım ondan
Bitiremedim yemeği
Aç kaldım o akşam
Tuvalete girip diş macunu yedim biraz
Onunla doyurdum karnımı bir nebze
Neyse, nerede kalmıştık, ha bu kahpe şehirde
Ah aşkım, Denizli’de tanışsaydık keşke
Bizim ev var Çamlık’da, Denizli’nin Etiler’i
Gidip görsen “Bu mu Etiler” dersin
Büyükşehir kızısın biliyorum
Ben de pek sevmem çamlığı zaten
Zenginle, artistle aram yoktur bilirsin
Ama iyi kira getiriyor şerefsiz
Gerçi o kirayla Kavacık’tan bile ev tutulmuyor
Denizli’de ev kiraları burdakinin yarısı
Sosyete semtte lüks evimiz vardı
İçinde at bile koşturulur
Şimdi Kavacık’tayız, heryere uzak
Sikim kadar ev, iki adım atamıyorum
Ona rağmen daha pahalı kirası
Çamlıktaki evin kirasıyla krallar gibi yaşardık Denizli’de
200 YTL’ye Çınar’da, ufak bir ev tutardık
200 YTL’ye İstanbul’da afedersin yarramın başını tutarız anca aşkım
Bizim ev sahibi hakikatlı adam
Aile dostumuz, bizimkiler bebekliğini bilir
Geçen ay kirayı yatırmayı unutmuşum, insanlık hali
Gıkını çıkarmadı, hatırlayınca yatırdım hemen
15 gün geç ama lafını bile etmedi
Hep unutuyorum bu tarz şeyleri
Otomatik ödeme haltını da hiç sevmiyorum
Bankaya gittim, bütün faturaları götürdüm
Elektrik, su, doğalgaz, telefon, adsl
Hiçbiri girmedi otomatik ödemeye
Hepsinde bir ibnelik çıktı
Elle yatırmak zorunda kaldım her birini
Bunun neresi otomatik amına koyayım dedim
Korktu bankacı kadın
Bu bankayı yakarım lan diye haykıracaktım tam
Güvenlik görevlisini gördüm
Silahı vardı
Götüm yemedi olay çıkarmaya
Kusuruma bakmayın dedim
Bu sıralar gerginim biraz
Kirayı da yatırmayı unutmuşum
Şöyle hepsi otomatik olsaydı keşke, meşgul bir insanım ben
O kadar meşguldum ki pijamayla gidiyordum bankaya
Haklısınız beyfendi dedi kadın
Bireysel bankacılıkta olduğum için adam muamelesi yapıyorlar
Evet, yanlış duymadın, benim adıma banka hesabı var
Ailemin parası gerçi, kıyıda köşede biriktirdikleri
Dediler tüm gün evde manda gibi oturuyorsun bari bir işe yara
Herşeyi üstüme yaptılar, faturasıdır, faizidir, cartı curtu
Bankaya gidiyorum, hiç sıraya girmeden dalıyorum bireysele
İki saattir bekleyen müşteriler deliriyor
Ben de onlardandım birkaç ay öncesine kadar
Piç gibi gişe numarası bekliyorduk
Artık öyle değil
Senden göremediğim sevgiyi şefkati Finansbank'da buldum
Mesaj atıyorlar hergün
MSN’imi versem peşimi hiç bırakmayacak ibneler
Dün telefonum çaldı
Ev sahibiydi arayan
Ya Bengisu benim kira yatmamış sanırım dedi
Yine unutmuşum netten yatırım şimdi dedim
Peki, para yoksa sonra da yatırabilirsin sorun olmaz dedi
Yok ya para değil sorun dedim
Sessizlik oldu
Kirayı unuttum ama O’nu unutamadım abi dedim
Ev sahibinin beynini siktim yarım saat
Aynı zamanda senin kulaklarını
Eminim çınlamaktan duymaz hale gelmişlerdir artık
Efkarlandım çok fena
Gittim Kavacık Şampiyon’a
Denizlideki kadar güzel yapamıyor gerçi
Ama yine de iyi diğerlerine kıyasla
Usta bi yarım acılı dedim
Son anda aklıma geldi
Aman kekik olmasın içinde diye ekledim
Getirdiler kokoreçimi
Şalgam kalmamış, ayran içtim
Aklıma sen geldin
Çok şey kaçırıyordun
Hadi ben tipsizdim de
Kokoreçin günahı neydi
Yedim yarımı
Tam dışarı adım attım ki yanımda bitti çırak
Abi nereye gidiyorsun diye sordu
Bir ışık gördüm gözünde
Bir heyecan, bir arzu
Gaza geldim aşkım
Açıldım çocuğa
“Sevenlerin kavuştuğu, ayrılanların ağlamadığı, güneşin hiç batmadığı bir yere” dedim
Tamam git de önce hesabı öde dedi
Ya kusura bakma dedim
Bu aralar kafam dağınık biraz

2 yorum:

S dedi ki...

ahah :) ne guzel bi siir olmus bu.

josemarcelosalas dedi ki...

Normal ekmek yok mu dedim
Normal derken dedi Çiğdem Teyze
Ya insanların yediğinden işte dedim
Bozuldu Çiğdem Teyze
Biz insan değil miyiz der gibi baktı
Gözlerimi kaçırdım ondan
Bitiremedim yemeği

sahneyi gözümde canlandırdım, gülmekten öldüm :D